29 Temmuz 2012 Pazar

..merhametine aldırış etmemene de imkân yok.

"...Allahla savaşmaya kalkışma sakın, onun azabından kurtulmana çaren yok, bağışlamasına, merhametine aldırış etmemene de imkân yok.."

Ali k.v.

28 Temmuz 2012 Cumartesi

Efendimiz (s.a.v) in Ramazan Ayı Hutbesi

Bismillahirrahmanirrahiym

Ey insanlar!

Allah’ın rahmet, mağfiret ve bereket ayı size gelip çattı.

O öyle bir aydır ki, Allah (cc) nezdinde ayların en faziletlisi; geceleri, gecelerin en faziletlisi ve saatleri, saatlerin en faziletlisidir.

O, bir ay ki ; siz onda Allah’ın kerâmet ehlinden oldunuz.

Nefesleriniz o ayda tesbih, uyumanız ibâdet mertebesindedir.

O ayda amelleriniz makbûl ve dualarınız müstecâb (cevâba müstehak) olmaktadır. Öyle ise kendi Rabbinizden hâlis niyetler ile ve günâhlardan, beğenilmez sıfatlardan arınmış kalblerle dileyin ki, o ayı oruç tutmaya ve onda Kur’an okumaya sizleri muvaffak kılsın. Zirâ, şakî ve bedbaht kişi bu büyük ayda

Allah’ın mağfiretinden mahrûm kalandır.

Bu ayda açlıkla, susuzlukla Kıyamet Günü’nün açlığını ve susuzluğunu hatırlayın. Fakir ve fukarâya sadaka verin. Büyüklerinize hürmet, küçüklerinize muhabbet gösteriniz. Akrabânızı şefkatle okşayın. Söylenmemesi gereken şeylerden dilinizi sakındırın. Size helâl olmayan şeylere bakmakdan gözlerinizi yumun. İşitmeniz helâl olmayan şeylere kulaklarınızı tıkayın.

Halkın yetimlerine şefkat gösterin ki, sizden sonra sizin de yetimlerinize şefkat göstersinler. Günâhlarınızdan tevbe edip Allah’a dönün. Ellerinizi namaz vakitlerinde dua için kaldırın ; zirâ namaz vakitleri saatlerin en hayırlısıdır

Bu vakitlerde Hak Teala has kullarına rahmet nazarıyla bakar.

O’na münacaat edenlere cevab verir. O’nu çağıranlara (lebbeyk) der.

Dua edenlerin duasını kabûl eyler.

Ey insanlar!

Sizin canlarınız, yaptığınız amellerin rehinidir. O hâlde Allah’tan (cc) tövbe-istiğfâr dileyerek canınızı rehinden kurtarın. Omuzlarınız, günâhlarınızın ağır yükü altındadır ; secdelerinizi uzun tutarak o yükü hafifletin. Bilin ki Allah bu ayda namaz kılanlara, secde edenlere azap etmeyeceğine ve Kıyamet Günü onları cehennem ateşiyle korkutmayacağına izzet ve celâline yemin etmiştir.

Ey insanlar!

İçinizden kim bu ayda oruçlu bir mü’mine iftar verirse, Allah (cc) katında köle azâd etmiş kadar sevâb alacak ve geçmiş günâhları bağışlanmış olacaktır.

(Burada ashâb-ı kirâm’dan bazıları “Ya Rasûlullâh, hepimiz iftâr yaptırma imkânına kadir değiliz” dediler. Efendimiz buyurdular ki;)

Bir hurmanın yarısıyla, yahut bir yudum suyla da olsa, oruç tutanlara iftar vererek cehennem ateşinden sakının. Gerçekten bundan fazlasına kadir olmayıp böyle yapana Hak Teala aynı sevâbı verir.

Ey insanlar!

Bu ayda her kim, huyunu güzelleştirirse, ayakların titrediği o haşmetli günde Sırat’tan kolay geçer. Her kim ; bu ayda şerrini insanlardan uzak tutarsa, Allah (cc) kıyamette azâbını ondan uzak tutar. Her kim, bu ayda babasız öksüzlere şefkat gösterirse, Allah kıyâmette ona merhamet gösterir. Her kim, bu ayda kendi akrabâsına olan irtibâtı sağlamlaştırır, onlara ihsânda bulunursa, Allah kıyâmette onu kendi rahmetine kavuşturur. Her kim, bu ayda akrabâsına yardımı keserse, Allah (cc) kıyâmette ondan rahmetini keser. Her kim, bu ayda nafile (extra) namazlar kılar ve nafile ibâdetler yaparsa Allah ona diğer aylarda yapılan farz ibâdet sevâbını verir. Her kim, bu ayda çok selavat-ı şerife gönderirse, amel terâzilerinin hafif geldiği günde Allah onun amel terâzisini ağırlaştırır. Her kim, bu ayda Kur’ân-ı Kerim’den bir âyet okursa, diğer aylarda Kur’ân’ı hatmedenlerin baştan sona okuyup bitirenlerin sevâbına erişir.

Ey insanlar!

Bu ayda cennet kapıları açıktır. Rabbinizden dileyin de, yüzünüze kapanmasın.

Ve cehennem kapıları bu ayda kapalıdır. Rabbimizden dileyin de yüzünüze açılmasın. Şeytanların azgınları bu ayda zincire vurulmuştur ; Allah’tan isteyin de, sizlere musallat etmesin.

Âmin!