24 Haziran 2010 Perşembe

Sıdk

'Kitap'ta İbrahim'i an. Zira o, sıdkı bütün bir peygamberdi.

Bir vakit ki, babasına demişti: «Ey babacığım! Ne için işitmez, görmez ve seni hiçbir ihtiyaçtan kurtaramaz bir şeye taparsın?»

Ey atacığım! Muhakkak ki, ilimden sana gelmeyen, bana gelmiştir. Artık bana tâbi ol, seni bir doğru yola eriştireyim.»

«Ey babacığım! Şeytana ibadet etme, şüphe yok ki şeytan, Rahmân'a isyan eder olmuştur.»

«Ey pederim! Ben muhakkak korkarım ki, sana Rahmân tarafından bir azap isabet eder de artık şeytana bir yar olmuş olursun.»

(babası) Dedi ki: «Ey İbrahim! Yoksa sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviricisin? Andolsun ki, eğer buna nihâyet vermez isen elbette seni taşlarım ve benden uzun bir müddet uzaklaş.»

(Hazret-i İbrahim de) Dedi ki: «Sana selâm olsun. Senin için Rabbime elbette ki istiğfarda bulunacağım, şüphe yok ki, O benim için çok ikram etmektedir.»

Ve sizi ve Allah'tan başka kulluk ettiğiniz şeyleri bırakıyor ve Rabbime dua ediyorum, umarım ki duamı kabul eden, mahrum etmez beni.

Onların ve Allah'tan başka kulluk ettikleri şeyleri bırakınca ona İshak'ı ve Yakup'u verdik ve hepsini de peygamber ettik.

Ve bunlara rahmetimizden ihsanlar eyledik ve hepsine dillerde yüksek bir yadı sıdk verdik.' Meryem 41-50

***
"Sıddıkların mertebelerine ermek istersen¸ senden kesilene sen bağlan¸ senden esirgeyene sen esirgeme ver¸ sana zulm edeni de sen affet."
s.a.v.