Andolsun, biz onu (tufan olayını) bir ibret olarak bıraktık. Var mı düşünüp öğüt alan?
Kamer 15
Andolsun biz, Kur’anı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?
Kamer 17
Andolsun biz, Kur’anı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?
Kamer 22
Şüphesiz biz, onların üzerine tek bir korkunç ses gönderdik de, onlar, ağıldaki hayvanların çiğneyip ufaladıkları kuru çöpler gibi oldular.
Andolsun, biz Kur’anı, düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?
Kamer 31, 32
Andolsun, onlara sabahleyin erkenden kalıcı bir azap geldi.
“Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!” dedik.
Andolsun, biz Kur’an’ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?
Kamer 38,39,40
Andolsun, biz sizin gibileri hep helak ettik. Fakat var mı düşünüp öğüt alan?
KAmer 51
Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlar cennetlerde, ırmak başlarındadırlar.
Muktedir bir hükümdarın katında, doğruluk meclisindedirler.
KAmer 54,55