14 Ekim 2009 Çarşamba

"Allah'ı işitmek"

Yüce Allah bir ayette şöyle buyurmuştur: "Fe ecirhu hatta yesme'a kelamallahi /
Allah'ın kelamını işitip dinleyinceye kadar ona eman ver." (Tevbe, 6) Allah'ı işitmek ile ilgiliolarak şu tür sözler söylenmiştir:
"Onu işiten her şeyi işitir."
"Ancak aletsiz duya bilenler O'nun sözünü işitebilir."
" Bir şeyde Onu işiten, ama başka bir şeyde Onu işitmeyen, Onu işitmemiştir."
" Hiç kimse, gizlice kendisine seslenmediği sürece Onu işitemez."
"Onu işitenin yanında Kur'an ayrı ve belirgin olarak görünmez."
"Onu işittiğini iddia eden kimseden, Onu anlayıp anlamadığını sorun. Çünkü O, ancak anlamakla işitilir"
"Onu işiten indirilmiş kitabları, suhufları, âlemde bir tek dilden zuhur eden bütün kelamları işitir."
" 'Ey İman edenlerî'dediği zaman, muhatap sen ol."
"Onu işittiğimden beri her dili anlar ve bütünanlamları kavrar oldum "
"Konuşmada Allah'a naiplik etmek sahih ise dinleme hususunda da naiblik caizdir. Nitekim konuşmada naiblik vaki olmuştur: "Allah'ın kelamını işitip
dinleyinceye kadar ona eman ver." Nitekim kulaklar Hz. Muhammed'in (s.a.v.) ibarelerini işittiler. İşitme duyusu ise Hakkın kelamını işitti."
"İbareler ve delaletler iletişim, ulaşım içindir. Kelam bundan öte bir şeydir. İşitme konuşmadan sonra gelir. Dolayısıyla işitme bundan ötedir."
"Onu işitenin işitmesinin delili, işittiği şeyin hükmüne dair hüznüdür."
Bunlar, Allah'ı işitme ile ilgili olarak ariflerden aktarılan sözlerdir.

ibn arabi hazretleri (k.s.)
risaleler'den