20 Ekim 2009 Salı

Hizbu devri alâ duası'nın manası

Muhyiddin ibn. Arabi 'nin Yüce duası
Hizbu 'd-devri 'l-a 'lâ 'nın manası
Muhyiddin İbn. Arabi Hazretlerine ait hergün okunarak (devr edilen) yüce manalar ihtiva eden duasının Türkçesi

Bismillâhirrahmânirrahîym
Rahman ve Rahiym Allah adıyla

Ey sonsuz dirilik, canlılık sahibi Hayy olan! Ey kendi varlığı ile kâim olup, mevcûdatı varlığı ile var kılan Kayyum olan! Seninle kendimi güvenceye aldım lütfen beni koru.Bi-ismi-allâh, isminin hakikati, himayesi, kifayeti, koruması, burhanı zırhıyla, muhafazası ve emanı ile beni himaye eyle.

Ey başlangıcı olmayan Evvel olan, Ey sonu olmayan Ahir olan! Beni maşâallah lâ kuvvete illâ billâh / Allah’ın dilemesi olur. Kuvvet ancak Allah’tandır. Ayetinin hazinesinin dairesinin içindeki gaybî sırlarla, o kıymetli dâirenin içerisine lütfen beni de sok.

Ey hoşgörülü Haliym olan, ey her türlü şeyi örten, kapayan gizleyen Settâr olan! Ve’tesimû bihablîllâhi / Allah’ın ipine sarılın, âyetinin kurtuluşunun sırrıyla, tesettürü, hicâbi korunma ve kurtulma vesilesiyle lütfen bana da korunmayı, örtünmeyi nasip eyle.

Ey her şey’i ihâta eden, kuşatan Muhît olan! Ey kudreti her şey’e yeten Kâdir olan! Etrafımı Zâlike hayrûn zâlike min âyâtîllâh / bu daha hayırlıdır. Bu Allah’ın ayetlerindendir âyetinin azametinden izzetinden ve ululuğundan eman ve ihata surlarıyla çevir.

Ey murakebe eden Kârib, Ey icabet eden Mucîb! Ve mahum bi darrine bihî min ehadin illâ biiznîllâhi / Oysa şeytan, Allah’ın izni olmadıkça, müminlere hiçbir zarar veremez âyetinin mânâsıyla, korunmasıyla, hürmetiyle lütfen beni, nefsimi, ailemi, dinimi, malımı, evlatlarımı, evim hususunda icâbet eyle, beni koru ve savun.

Ey men eden Mâni olan, Ey savunan Nafi olan! Ehâzetuhû ğâşiyetün min a’zâbîllah / Eğer bir zalim veya zorba bana haksızlıkla saldırırsa Allah’ın azabından bir bürüyen onu yakalayıverir- âyetlerin, esmâların, kelimelerin hakkı için, şeytanın şerrinden, sultanın şerrinden ve herhangi bir zalimin veyâ haklarımı gasb etmek isteyen zorbanın şerrinden lütfen beni koru.

Ey zalim, azgın ve bana saldıran kullarını ve yardımcılarını zelil kılan Muzil ! Ey zarar vereni yaptığının karşılığıyla ödeştiren Muntakim! Zulmedici kulların ve onların yardımcıları eğer bana kötü tuzak hazırlamışlarsa Allah onları yüzüstü bıraksın. Onların işitmelerine kalplerine, basiretlerine Femen yehdîyhî min ba’dillâh / kulağını ve kalbini mühürledik, gözünün üzerine bir perde indirdik, âyetindeki gibi bir perde koyarak, kurtarıcım ol! Şüphesiz, artık Allah’ın azabından kurtuluş yolunu kim ona gösterebilir!

Ey izhâr ettiklerini geri alan ve her şey’i kudreti altında tutan Kâbız olan, Ey dilediği her şeyi ortadan kaldıran Kahhâr olan Allah’ım, bana tuzak kuranların mekirlerine, hilelerine, azaplarına karşı bana yardım ederek kimseye muhtaç bırakma. Onları, Fe mâ kâne lehû min fi’etin yensurûnehû min dûn’îllâhi / Allah’tan başka ona yardım edecek bir grubu yoktur, âyetinin sırrıyla, mânâsıyla, içerdiği hüsran, değişme ve yok etme vaadi uyarınca onları (tuzakçıları) benden, rezil, horlanmış, mağlup ve aşağılanmış olarak uzaklaştır.

Ey Zâtına ve Sıfâtlarına fenâlık, noksanlık, sınırlılık ve hiçbir şekilde kusur bulunmayan Subbûh olan, Ey, mukaddes ve arı Kuddûs olan Allah’ım, Akbil velâ tehaf inneke min’el âminîne” bi fadzlîllâhi / beri gel ve korkma! Çünkü sen, Allah’ın himayesinde güvende olanlardansın âyetinde ki münacâtın lezzetini lütfen bana tattır ve bu âyetin fazlıyla, sırrıyla emniyet içersinde bulunanlardan olmayı da lütfen nasip eyle.

Ey zarara uğratan, her şer kabul edilenin mutlak var edicisi Dârr olan, Ey ölümü tattıran ve dilediğine dönüştüren Mumit olan! Fe kuti’a dâbir’ul kavm’illezîne zalemû, velhamdülillâhi rabb’il â’lemîyn / zulm eden kavmin kökü kurudu ve Allah’a hamdolsun âyetinin sırrıyla, yine zalimlere içerdiği cezayı, vebâlini, nikâlini, zevâlini tattır Yâ Rabbi.

Ey yakîn hâlini yaratan Selâm olan, Ey gaybın sonsuz sırlarına açık idrâkı oluşturan Mü’min olan Allah’ım, düşmanların devletine karşı Lehüm’ül büşrâ fi’l hayâtiddünyâ ve fi’l âhiretî lâ tebdîle likelimâtillâh / Dünya hayatında ve ahirette onlara müjde vardır. Allah’ın kelimelerinde değişiklik olmaz, âyetinin gayesi, sırrı ve nihayeti ve bidayeti ile düşmanların devletlerinin, cevvaliyetlerinin heybetinden caydırıcılığından beni de emin kıl, huzurlu eyle.

Ey sonsuzluğuyla azamet sahibi A’zîm olan, ey izzet bahşeden ve dileğince değerli kılan Muizz olan Allah’ım, Ve lâ yahzünke kavlühüm inn’el İ’zzete lillâhi / onların sözleri seni üzmesin. Şüphesiz bütün izzet Allah’ındır. Ayetinde ki sırrınla, celâllik sultanlığının, saltanatının ve gururunun verdiği azametli, korkutucu tacınla beni taçlandır ya Rabbi.

Ey Zâtıyla tüm kemâl sıfatlarına sahip ve tek hükümran Celîl olan, ey sonsuz mânâlara sahip, yeğane üstünlük sahibi ve üstünlüğünü de ancak kendi kendiyle değerlendiren Kebîr olan Allah’ım, Felemmâ ra’eynehû ekbernehûnne ve kataâ’ne eydiyehünne ve kulne hâşalillâhî / Onu gördüklerinde gözlerinde büyüttüler ve ellerini kestiler, “haşa! Allah’ı tenzih ederiz bu bir beşer değildir” dediler.. âyetinin sırrıyla verdiğin celâllik, mükemmellik, ikbâllik, yüce azâmet ihtivâ eden cübbeyi bana da giydir!

Ey eşi benzeri olmayan A’zîz olan, Ey Aşk kaynağı, sevilen gerçek ve Tek mutlak varlık Vedûd olan Allah’ım, Yühibbûnehüm kehubbîllâh, vellezîne âmenû eşeddu hubben lillâh / Onları Allah’ı sever gibi seviyorlar. İman edenlerin Allah’a yönelik sevgileri ise daha şiddetlidir. ayetinin şefkatinden, letafetinden ve sıcaklığından bir sevgiyi katından bana ilka et ki, böylece bu kullarının gönülleri sevgi, saygı ve muhabbetle bana boyun eğsin, bana uysun.

Ey apaçık ortada Zâhir olan, Ey gizli Bâtın olan! Yühibbuhum ve yühibbunehû ezilleten a’lâ’l mü’minîne ei’zzeten a’lâ’l kâfirîne yücâhidûne fî sebilillâhi / Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler. müminlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı izzetlidirler ve Allah yolunda cihad ederler…âyetinin sırlarının, nûr’unun verdiği gücü ve eserlerini üzerimde izhar eyle.

Ey varlığına bir şeyin girmesi, çıkması imkânsız, ihtiyaçtan, beri Samed olan, ey açığa çıkaran idrâk ettiren, kendisiyle irşâd olunan Nûr olan! Fein hâccûke fekul eslemtü vechiye’lillâh / eğer seninle tartışırlarsa, de ki: ben vechimi (yüzümü) Allah’a teslim ettim... âyetinin sırrıyla vechimi, işrâk, ünsiyet ve cemâlinin nûruyla safiyetiyle çevir.

Yâ Bedîa’s semâvative’l arz Yâ Zelcelâli ve’l ikrâm / Ey semavatı ve yeri benzersiz yaratan! Ey celal ve kerem sahibi! Vehlul u’kdeten min lisânî yefkahû kavlî / sonra derileri ve kalpleri Allah’ın zikri ile yumuşar, (Hz. Musa’nın duası) âyetinin sırrıyla, mânâsıyla (Musâ Aleyhisselâm’ın dilini çözdüğün gibi) lütfen bana da üstünlüğümü, belâgatimi ve fasihliğimi ikrâm eyle ki dediklerimi anlasınlar.Allah’ım «Sümme telînü cülûduühüm ve kulûbühüm lî zikrîllâhi» âyetinin sırrıyla, yüzü suyu hürmetine lütfen Senden korkan, derileri ürperen ve sonra, derileri ve yürekleri Allah’ın zikri için yumuşayanlara nasip ettiğin gibi bana da Rahmetinle inceliğinle lütfen acı.

Ey hükmünü zorunlu olarak, ister istemez kabul ettiren Cebbar olan, Ey dilediği her şey’i ortadan kaldıran Kahhar olan Allah’ım, Ve me’nnasru illâ min i’ndi’llâhi / zafer ancak Allah katındandır, âyetinin sırrıyla, lütfen beni heybetinin kılıcıyla, gücüyle, şiddetiyle, dayanıklığıyla, düşmanlarının zorbalığına ve güçüne karşı bana heybetini ve yüceliğini zırh gibi giydir.

Ey açan, yayan, genişlik veren Bâsit olan, Ey sürekli aşama (feth) kapıları açan, tüm kapanıklıkları geçiren, Fettâh olan! Elem neşrahleke sadrak / biz senin göğsünü açmadık mı? âyetinin sırrıyla letafet ve bağışıyla müjdelerinin işaretiyle Rabbişrah lî sadrîy ve yessirlîy emrî / Rabbim! Göğsümü aç ve işimi kolaylaştır.” âyetinin sırrıyla, bereketiyle, benim de lütfen kalbime, (bilincime) genişlik, açıklık, nûr ikrâm eyle.
Yevmeizin yefrahul mü’minûne bi nasrîllâh / üzerime o gün müminler Allah’ın yardımı sayesinde sevinirler.. âyetinin sırrıyla, müjdeleriyle, sevindirdiğin, yardım ettiğin ve galip getirerek, feraha kavuşturduğun mü’min kulların gibi lütfen bizi de müjdele, sevindir, galip eyle, feraha çıkar.

Ey lutûf sâhibi, birimin özünde ve yapısında yer alır biçimde mevcût Lâtîf olan, Ey son derece merhametli Raûf olan Rabb’im, Ve tatmainnu kulûbühüm bizikr’îllah / kalpler ancak Allah’ın zikriyle tatmin olur… âyetinin sırrıyla, kalpleri seni zikretmekle huzurlu olan, imân nasip ettiğin kulların gibi benim kalbime de lütfen imân, huzur ve sukûnet ikram eyle…

Ey sabırla, rızâsı olmayan şeylerin neticesini bekleyen Sabûr olan, Ey ikrâm ettiklerinin değerini bilene, şükredene fazlasıyla karşılık veren Şekûr olan Allah’ım, Kem min fietin kalîletin ğalebet fieten kesîreten biiznîllâhi / nice az topluluk Allah’ın izniyle galip gelmişlerdir… âyetinin sırrıyla ve izninle, yakini ve sebatı ile yakaranların sabrını yüreğime akıt, sabitliğinin, sadâkatinin güçleri gibi bize de aynı gücü lütuf eyle.

Ey koruyan, muhâfaza eden, ayakta tutan, hıfz eyleyen Hâfiz olan, ey vekîl tutanların işini en mükemmel biçimde sonuçlandıran Vekîl olan! Lehû mua’kibâtun min beyn’î yedeyhî ve min halfiîhi yahfizûnehû min emrîllâh / Allah’ın emri gereğince önünden ve arkasından onu takip edip koruyanlar vardır… âyetinin sırrıyla, şâhidleriyle, tanıklarıyla, askerleriyle, lütfen beni de önümden, arkamdan, sağımdan, solumdan, üstümden ve altımdan, (her yönden) koru, koruyucum ve vekilîm olan Allah’ım.

Ey kendi varlığı ile mevcûdatı varlığıyla var kılan Kaim olan ve Ey Dâim olan! Ve keyfe ehâfu mâ eşrektüm ve lâ tehâfûne ennekûm eşrektüm billâh / Siz Allah’a ortak koşmaktan korkmaz iken ben nasıl sizin koştuğunuz ortaklardan korkarım? âyetinde sözü geçen, burhân sâhibi kimselerin, (şirk ehlî olmayan) dayandığı gibi benim de ayaklarımı yolunda sâbit eyle lütfen kaydırma.

Ey en güzel Mevlâm, Ey en güzel kurtarıcı; “Ni’men’nasir! E’tet’ethizünâ hüzûven kâle eûzu billâh / “bizimle alay mı ediyorsun?”denilince “Allah’a sığınırım” âyetinin sahibi olan kimseyi gâlib kıldığın gibi beni de düşmanlarıma karşı gâlip lütfen eyle.

Ey talep ettiren Tâlib olan, Ey talep ettirdiğine de talebini ikrâm eden yeğane Gâlib olan Allah’ım, İnnâ erseinâke şâhiden mubeşşiren ve nezîren litu’minû billâh / “Şüphesiz biz seni, şahit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik….iman edesiniz.” âyetinin sırrıyla, imânıyla, bereketiyle, tanıklıkla, uyarıcı ve müjdeci olarak Rasûlün Muhammed Sallallahû Aleyhi ve Sellem Efendimizi âzizlikle, heybetlikle, desteklediğin gibi beni de lütfen destekle.

Ey kifâyet eden, yeten, yetişen, el veren Kâfi olan, ey şefaat eden, şifâ veren Şâfî olan Allah’ım, lütfen beni Lev enzelnâ hâz’el Kur’âne a’lâ cebelin lareeytehû hâşia’an mutesaddian min haşyet’illâh / Eğer biz bu Kur’an’ı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan baş eğerek, parça parça olmuş görürdün… âyetinin sırrıyla, verdiğin faydaların ve birikintilerin yüzüsuyu hürmetine düşmanlara, kötülere karşı destekle, kifâyet eyle, lütfen yardımcım ol.

Ey karşılıksız olarak ihsânda bulunan Vahhab olan bağışlayıcı, Ey sonsuz mânâlarıyla sürekli rızık verici Rezzâk olan! Kulû veşrebû min rizkîllahî / Allah’ın rızkından yeyin, için... âyetinin sırrıyla rızıklarda sağladığın kolaylığı, kabulü, tedbiri ve emre amadeliği ile bana indinden lûtf eyle.

Ey Tek, yardımcı, hâmi, dost, dilediğine arka çıkıp onları kemâle ulaştıran dost; Velî olan, Ey yüce fevkalâde yüksek A’lîy olan Allah’ım, Zalike min fadzlîlâh / işte bu Allah’ın lütfundandır.. âyetinin sırrıyla inâyetiyle, medediyle, mutluluğuyla ve fazla fazla devamıyla, selâmetle korumakla, sahip çıkmakla bana Velîlik yap (sahîp çık), lütfen imdâd eyle.

Ey sınırsız cömertlik Kerim sahibi, Ey yeğane zenginlik sahibi Gâniy olan, ey tevbeleri çok kabul eden, ey Halim olan! İzâ fea’lû fâhişeten ev zalemû enfüsehüm zeker’ûllâhe festağferû lizünûbîhim ve men yağfir’uzzunûbe illâllah / onlar ki bir kötülük işledikleri veya kendilerine zulmettikleri zaman, hemen Allah’ı anarlar ve günahları için bağışlanma dilerler. Allah’tan başka günahları bağışlayan kimdir? âyetinde zikrolan Rasûlünün yanında seslerini alçaltmış olan kimseleri, affederek ikrâm ittiğin gibi lütfen bu vesileyle bana da affınla, saadetle ikrâm eyle..

Ey Tek, hüküm sahibi, hükmü kayıtsız şartsız yerine gelen Hakîm olan, Ey Tek, tövbeleri kabul edici Tevvâb olan ve Ey Tek, va’adinde sadık, sözünde duran, nimetleri herkese ihsân eden, muhsin Berr olan Allah’ım, onların bilinçlerine nasûh tevbeleri ikrâm ederek nasûh tevbesinin oluşmasını sağladığın, ikrâm ettiğin gibi bana da lütfen nasûh tövbesi ikrâm eyle Yâ Rabbi.Cüzlerden, parçalardan meydana gelmemiş “TEK” Vâhid, Ahad, olan ALLAH, Fea’lem ennehû lâilâheilâllâh, Senin sözün ve takvâ olan bu âyetinle sevgilin Rasulûn Muhammed Sallallahû Aleyhi Vessellem Efendimizi bağladığın gibi lütfen bizleri de bu âyetin sırrıyla, mânâsıyla bağla Yâ Rabbi.

Ey Rahman ve Rahiym olan Allah’ım, Kul Yâ i’bâdiyellezîne esrefû a’lâ enfusihîm lâ taknetû min rahmet’îllâh / ey nefislerine karşı aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden umut kesmeyin… âyetinin verdiği ni’metle ümit edenler ve kurtulmuş olan ve sonları güzel olan kimselere bağışladığın gibi lütfen benim de sonumu iyi ve hoş eyle Yâ Rabbi.

Ey yaratıklarının hitâplarını her hâliyle algılayan Semî olan, ey yarattıklarına mekânca yâkin Kârib olan!Beni, muttakiler için hazırlanan Adn cennetlerine yerleştir! Da’vâhum fihâ subhâneke allahumme ve tahiyyatehum fihâ selam ve âhiru da’vâhum enil’hamdu lillâhi rabbilâlemiyn / onların oradaki duası ‘seni tenzih ederiz, Allah’ım!’ şeklindedir. selamlaşmaları ‘selam olsun’ şeklindedir. Dualarının sonu ‘alemlerin rabbi olan Allah’a hamdolsun’ şeklindedir…Ya Allah (4 defa) ya Nafi (4 defa)… Ya Rahman (4 defa) ya Rahim (4 defa)

Ey Fayda verici, Ey kötülükleri geri çevirici, Ey Rahman ve Rahiym olan Allah, bu ayetlerin sözlerin ve esmâlarının yüzüsuyu hürmetine katından bana kazandırıcı bir güç ikrâm eyle.. bizlere bereketli, bol rızıklar, huzurlu yürekler, aydınlanmış kabir, kolay verilen hesap ve büyük ecirler ikrâm eylemeni ve Firdevs cennetinden büyük bir mülk takdir etmeni istiyorum.Allah’ım Efendimiz Muhammed Sallallahû Aleyhi ve Sellem’ Â’lîsine, Sahabesine din gününe kadar çok selâm ver. Öyle selâmlar ve duâlar ver ki, Senin halkının sayısı kadar, Senin kelimelerin ve sözlerin tükettiği mürekkepler kadar ve rahmetin en son zirvesine kadar.Allah’ım Sana sığındım ki, bu sığınmam aynen güçlü ve çetin köşelere sığınanların hâli gibidir. Allah Rasûllerine selâmlar olsun, âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdolsun.

El- Fatiha