29 Aralık 2009 Salı

Alem de her şey, bir şeyi cezbeder

Nakşı da müşahede edersin, nakkaşı da. Devlet yaygısını da, onu döşeyeni de. Sevgilimin hayali bana Halil gibidir. Sureti put ama manası putları kırmakta. Allahya şükrolsun ki o zahir olunca can onun hayalinden, kendi hayalini gördü. Kapısının toprağı, gönlümü teşhir etti. Senin toprağına karşı ululananın toprak başına.!

Dedim ki; Eğer güzelsem bu güzelliği onun lütfu olarak kabul ederim. Değilsem zaten çirkinlikler bile bana güler! Çaresi şu: Kendime bakayım kendime çeki düzen vereyim. Bakalım, ona layık mıyım, değil miyim? O güzeldir, güzelliği sever. Taze bir delikanlı, kart bir ihtiyarı nasıl seçer? Temizler, kimlerindir? Temizlerin. Şu meydandadır: Güzel güzeli sever, güzeli ister. Şunu bil ki güzel güzeli cezbe der. “ Temizler,temizler içindir” ayetini oku!

Alem de her şey, bir şeyi cezbe der. Sıcak sıcağı çeker , soğuk soğuğu. Aslı olmayan, aslı olmayanları çekmektedir, bakilerde bakilerden sarhoş olmakta. Cehennem ehli olanlar, cehennem ehli olanları cezbe der. Nura mensup olanlar, ancak nura mensup olanları ister. Gözünü yumdun mu canın kopuyormuş gibi bir eleme, bir ızdıraba düşersin. Gözün, gündüzün nurundan ayrılmaya sabrı yoktur.

. . .

Bir güzel, peşine bir çirkini takarsa onunla alay ediyor demektir. Acaba yüzümü nasıl göreyim? Ne renkteyim ki, gündüz gibi miyim gece gibi mi? Diye can suretimi hayli zamandır arayıp duruyordum. Fakat suretim kimseden görünmüyordu. Nihayet dedim ki ayna neden icadedilmiş, ne güne yarar? Herkes nedir, kimdir, kendisini bilsin diye değil mi? Demirden yapılma ayna suretler içindir. Can yüzünün aynasıysa çok pahalı, çok değerlidir. Can aynası ancak sevgilinin yüzüdür. O sevgilinin yüzü ki, o diyardan.


Mevlana Celaleddin Rumi(k.s.)
Mesnevi