20 Aralık 2009 Pazar

ilmi ledün

-"Bu ilmi elde etmenin, bütün malumatları ve bütün
âlemi zihinden atmaktan ve boş bir kalple Allah ile oturmaktan,
ilahi huzur, murakabe, sekine ve kalben "Allah" ismini
zikretmekten, kendisini Allah'ı bilmeye ulaştıracak herhangi
bir delile bakmamaktan başka yolu yoktur. Kapıdan ayrılmadığı,
durmadan zikirle kapıyı çaldığı -ki bu da Allah'ın
kendi katından verdiği bir rahmettir- zaman, Hak müşahede
yoluyla onun talimini üstlenir, Hızır ve benzeri Allah ehlinin
talimini üstlendiği gibi. Kendisiyle Allah arasında olan özel
bir yöntemle ona katından bir ilim öğretir. Ve bu yönteme
ondan başkası muttali olamaz. Allah bizimle onun arasını
açık hale getirmişti. Ben de bundan ayrılmadım ve rahat
ettim. Böyle bir ilme sahip olduğunu iddia eden kimsenin,
doğru söylediğinin alameti şeriatın adabına eksiksiz bağlı
kalması ve günahı, şeriata muhalefet olarak görmesidir.
Eğer bundan farklı bir tutum içinde ise, bu kimse, özel bilgilenme
yönteminin ehli değildir. Bilakis o, Allah'ın önem
vermediği bir kimsedir."

Muhyiddin ibn Arabi hazretleri(k.s.)