3 Aralık 2009 Perşembe

“…Allâh’a hamd olsun, de!..”

“…Allâh’a hamd olsun, de!..” (el-İsrâ, 111)

“Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allâh’a mahsustur…” (el-En’âm, 1)

“…Onların duâları; «Bütün hamd ü senâlar, âlemlerin Rabbi Allâh’a mahsustur.» diye son bulur.” (Yûnus, 10)

“Hamd, Âlemlerin Rabbi Allâh’a mahsustur.” (fatiha 1)

“…Kullarımdan şükredenler pek azdır.” (Sebe, 13)

“Ben’i zikredin; Ben de sizi zikredeyim! Bana şükredin; sakın küfrân-ı nîmette bulunmayın!” (el-Bakara, 152)

“…Eğer şükrederseniz, elbette size olan (nîmetlerimi) artırırım. Eğer nankörlük ederseniz, hiç şüphesiz azâbım çok şiddetlidir!” (İbrâhîm, 7)


“…Şükreden, ancak kendisi için şükretmiş olur. Nankörlük eden de bilsin ki, Allâh hiçbir şeye muhtaç değildir, her türlü hamde lâyıktır.” (Lokmân, 12)